16 Haziran 2009
Hasankeyf’in de içinde bulunduğu Dicle Vadisi’nin UNESCO Dünya Miras Alanı olarak ilan edilmesini talep eden uluslararası imza kampanyasına şarkıcı Tarkan, Orhan Gencebay ve Nobel Ödüllü yazar Orhan Pamuk’tan sonra bir destek de Türk edebiyatının dev ismi Yaşar Kemal’den geldi.
Dilekçeyi imzalayan Yaşar Kemal yaptığı açıklamada, doğasını, tarihini ve kültürünü yok eden toplumların ayakta kalamayacağına dikkat çekerek, şunları söyledi:
Bütün yüreğimle inanıyorum ki doğayı yok etmek suçların en büyüğüdür. Hiçbir şekilde bağışlanamaz. Bugüne kadar insanlığı ne kadar savunduysam doğayı da o kadar savundum. Şunu bilmeliyiz, doğanın yok olduğu gün insanlık da yok olacaktır.
Bir zamanlar barajlar ekonomik kalkınmanın ‘olmazsa olmazı’ sanılırdı. Oysaki bilinçsizle yapılan barajlar doğayı yok eden nedenlerin başını çekti. Örneğin, Sovyetler Birliği’ni ne reformlar ne de Gorbaçov yıkmıştır. Sovyetler Birliği’nin yıkılmasının ana nedeni barajlardır. Sovyetler Birliğinde barajlar üstüne yapılan yanlışlar buğday ambarı sayılan bir bölgeyi yok etti, 1963’te buğdayını Kanada’dan getirtmek, ekmeği karneye bağlamak zorunda kaldı. Bugün hala Aral Gölü topyekûn çöl olmasın diye uğraşılıyor.
Barajlar doğayı yok etmekle kalmıyor, toprak tuzlanması, çölleşme, hastalıkların artması gibi tahribatlar yanısıra kültürü ve verimli tarım arazilerini de yok ediyor. Nehir yatakları dünyanın en verimli tarım arazileridir. Barajlar bu toprakları yok etmiştir.
Tarihi miras tüm dünyaya bırakılan bir mirastır. Taliban, Afganistan'da Bamyan’da Buda heykellerini yıktığında dünya ayağa kalkmıştı. Doğasını ve tarihini yok eden bir toplumun gelecekte ayakta kalması mümkün değildir.
Hasankeyf’te doğayla tarih birbirinden ayrılamaz biçimde içiçedir. Bu bütünlüğüyle bugüne ulaşmış Hasankeyf’in zenginliğini kurtarma kazılarıyla, hele hele uygulaması imkansız olan başka yere taşıma önerileri ile yok etmek dünyanın mirasını yok etmektir.
Hasankeyf için Doğa Derneği’nin başlattığı kampanyayı da sonuna kadar savunacağım. Hasankeyf bir dünya mirasıdır ve UNESCO Dünya Miras Alanı olarak ilan edilmelidir.”
Doğa Derneği ve Atlas Dergisi tarafından hazırlanan dilekçede, Hasankeyf’in en az 10 bin yıllık geçmişi ve küresel ölçekte nesli tehlike altındaki canlı türleri ile UNESCO’nun 10 dünya mirası kriterinden 9’unu karşılayan insanlığın sahip olduğu en eski kentlerden birisi olduğuna dikkat çekiliyor.
Barajın yapılması halinde tarihi kent Hasankeyf ile birlikte 300'den fazla arkeolojik alanın sular altında kalacağı ifade edilen dilekçede Ilısu Barajı’nın birçok endemik ve küresel ölçekte nesli tehlike altında canlı türünü de tehdit ettiğine işaret ediliyor.
Dilekçe, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile projeye kredi sağlayan ülkelerden Almanya Başbakanı Angela Merkel, Avusturya Başbakanı Werner Faymann ve İsviçre Başbakanı Hans-Rudolf Merz’e iletilecek.
İmza İçin:
www.hasankeyfesadakat.com
Daha fazla bilgi için:
www.dogadernegi.org